enflasyon emeklilik ötv döviz akp chp mhp
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak

PKK’ya Destek Verdiğinizin Farkında Mısınız?

16.02.2021 12:45
0
A+
A-

Türk bürokrat ve büyükelçilerini alçakça ve kalleşçe katleden, malum Batı devletleri tarafından kurulan, Ermeni terör örgütü Asala’nın; vatanperver, milliyetçi, imanlı Türk birimleri tarafından, pasif hale getirilmesinden sonra,1984′ lerden itibaren , yine aynı devletler tarafından, daha haydut, daha kalleş, daha acımasız terör örgütü Pkk devreye sokuldu.

Bölgesel cinayetlerini ülke geneline yaymaya çalışan bu terör örgütü, bölgede korku, baskı, propaganda ve militan toplama şeklinde varlığını hissettirdi.

Özellikle üniversitelerde, hatta liselerde bile taraftar toplayıp, militan kazanmada hayli başarılı oldu.

Bölgede bunlarla mücadele etmeye çalışan kimi asker, sivil, istihbarat görevlileri ya dengeyi koruyamadılar, ya tecrübesizdiler veya kasıtlı davranışlarda bulundular.

YAZI ARASI REKLAM ALANI

Kimileri de yerel baronlarla işbirliği yaptılar.Halka orantısız baskı kurdular, işkence ettiler, yatak odalarına kadar girdiler.

İleriki zamanlarda anlaşılacağı gibi kimisi Fetocu, kimisi ajan, kimisi başka ülkelerle işbirlikçi çıktılar.

Bu davranışlar halkı Pkk safına itti. Oysa ilk baskı ve katliam bu örgüt tarafından yapılmıştı.

Halk pkk ile güvenlik güçleri arasında sıkışmıştı. Devletin boşalttığı alanda örgütün baskı ve otoritesi vardı.

Yanlış politikalar, kimi hainler, ajanların yaptıkları iğrençlikler yüzünden; halk örgüte daha çok yanaştı, kurtarıcı olarak gördü.

Kinin, cehaletin, ırkçılığın tavan yaptığı bir dönemde, Kürt gençleri akın akın dağa çıkıp silahlandılar.Acımasız katliamlar yaptılar.

Destek azalmıyor, katılımlar bitmiyor, eylemler durmak bilmiyordu.

Türk güvenlik güçleri de teröristleri etkisiz hale getiriyordu. Bir türlü bitmek tükenmek bilmeyen örgüte; ölenlerin on katı terörist katılıyordu.

Zamanın Genelkurmay başkanı, sadece silah çözüm değil, ekonomik, siyasi, kültürel alt yapısı da dikkate alınmalı demişti.

Sayısız gazeteci, bilim adamı, kanaat önderi, sanatçılar da bu görüşte beyan edince, hükümet bu konuyu değerlendirmeye aldı, komisyonlar kurdurup öneriler aldı.

Nihayetinde, Kürtler de bu vatanın insanları, eşit hakka sahip bireyler ve müslüman kardeşlerimizdi.Hem, din kardeşliği en büyük çimento ve barış sebebi olmalıydı.

Bu halk Pkk’nın elinden kurtarılmalı, sükunet sağlandıktan sonra ikna edilmeliydi. Epey bir süre bunda başarılı olundu, Kürtlerin bir kısmının gerçekleri görmesi sağlandı, eşit vatandaş olduğumuz hissettirildi.

Ne yazık ki, sonradan daha açık bir şekilde anlaşılacağı gibi, Fetö’nün, ABD, AB,kimi Arap Devletleri, İsrail, İran, Yunanistan ve diğer çok sayıda devletin, bu durumdan memnun olmadıkları, kışkırtma ve desteklerle, barış sürecini baltaladıkları görüldü.

Çoğunluğu kürt olmayan Pkk ve Hdp yöneticileri eyleme geçtiler, çukurlar kazdılar, halkı sokağa çağırıp kaos çıkardılar.

Dostluk elini uzatıp, kürt halkının gönlünü almaya çalışan hükümet, dağdakilere af çıkardı. Fakat hainler bunu bir şova çevirip, il il dolaştılar.

Bu süreç içerisinde devlet örgüt lideri ile görüştü, bu terörü durdurma konusunda katkısını istedi. Öyle ya bir işareti ile kitleler susabilirdi.

Ne oldu? Devlet barış yöntemini denedi, halka şefkatle yaklaştı. Çukur kazıp, öz yönetim, özerklik zırvalayanlar kazdıkları çukurlara bir bir gömüldüler.

Halkın bir kısmı gerçekleri gördü, ama hale epey bir kesim cehalette inat ediyor.

Bundan sonra kim terör örgütüne destek verirse; parti başkanı, milletvekili, belediye başkanı derhal görevden alındılar ve kodese tıkıldılar.

Örgüt eylem yapamaz hale geldi.

Her kesimden şövalyelere sesleniyorum. Yeter artık, her fırsatta hükümete vurmanız, saldırmanız, kin tutmanız, gerçekleri sapıtmanız!

Birkaç Kürt oyu için teröristi şirin görmeniz, arka çıkıp destek vermeniz iğrençliktir.

Yerel seçimlerde millet ittifakı, Demirtaş’ın çağrısını arkasına aldıklarında, Ak Parti’nin de çivi çiviyi söker mantığı ile Öcalan’ın mektubuna yer vermesi bizce yanlış değildi. Kürt seçmenini bölmeye yönelik hamleydi. Sen direkt işbirliği yapacaksın, O, oyununuzu bozmak için hamle yapacak, bunu ağzınıza sakız edeceksiniz. Bu iki yüzlülük!

2015 yılında asker, polis ve halktan oluşan13 kişiyi kaçırıp dağa götüren hain örgüte Gara’ da bir hamle yapıldı, rehin tutulan vatandaşların kurtarılması amaçlandı. Durumun sonunu gören alçak örgüt, birer kurşunla hepsini infaz edip şehit etti.

Uzun planlar ve istihbarat sayesinde, yer altında rehin tutuldukları yer tespit edilip kurtarılmak istendi. Öleceğini bilen hainler, ölmeden önce bu katliamı yaptılar. Şehitlerin ruhları şad, mekânları cennet olsun.

Aynı alışkın ağızlar , kalemşörler, klavye şövalyeleri Sayın Erdoğan’a saldırıya geçtiler. Ne örgütü, ne destek vereni tok bir sesle, amasız kınayamadılar.

Ama’ dan sonra eski defterler karıştırılıp Cumhurbaşkanı’na hücuma geçtiler.

Dünyanın en zor coğrafyasında yedi düvelle savaşan bir ülke ve yönetimi ile gurur duyun! Tabi gözünüzdeki kin ve nefret perdesini kaldırabilirseniz!

Haa, unutmadan! Bir avuç kürt oyu uğruna iştahınızı bastırabilirseniz!

Yazarın Diğer Yazıları
REKLAM ALANI
Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.